Savunma Mekanizmalarını Kim Buldu ?

Selen

New member
Savunma Mekanizmalarını Kim Buldu?

Savunma mekanizmaları, bireylerin psikolojik olarak rahatsızlık yaratabilecek durumlardan kaçınmak veya bu durumlarla başa çıkmak amacıyla geliştirdiği otomatik düşünce ve davranış stratejileridir. Bu mekanizmalar, insan psikolojisinin karmaşıklığını anlamada önemli bir yer tutar. Savunma mekanizmalarının kökeni ve bunların ilk kim tarafından tanımlandığına dair pek çok araştırma yapılmış olsa da, bu mekanizmaların bilimsel olarak ilk kez tanımlanması Sigmund Freud'un çalışmalarına dayanır.

Savunma Mekanizmaları Nedir?

Savunma mekanizmaları, bireylerin bilinç dışı olarak, içsel çatışmalar, stres, korkular ve duygusal rahatsızlıklarla başa çıkabilmek için geliştirdiği zihinsel stratejilerdir. Bu mekanizmalar, bireylerin duygusal dengeyi korumalarına yardımcı olmak amacıyla istemsizce işler. Freud’un teorilerine göre, bireylerin içsel çatışmaları çözebilmek için kullandığı bu savunmalar, bilinç dışı bir biçimde insan davranışlarını yönlendirir.

Savunma Mekanizmalarını Kim Buldu?

Savunma mekanizmalarını ilk olarak, psikanaliz kuramının kurucusu Sigmund Freud tanımlamıştır. Freud, insan psikolojisinin bilinç dışı yönlerine olan ilgisi sayesinde, savunma mekanizmalarının insanlar için ne denli önemli olduğunu keşfetmiştir. Freud, bireylerin travmatik, kaygı verici ve çatışmalı durumlarla başa çıkarken, bilinç dışı bir biçimde kendilerini koruma içgüdüsüyle savunmalar geliştirdiğini öne sürmüştür. Freud’un kızı Anna Freud ise, babasının bu kavramını geliştirerek savunma mekanizmaları üzerine kapsamlı çalışmalar yapmıştır.

Anna Freud, özellikle çocukların psikolojik gelişimini inceleyerek savunma mekanizmaları üzerine önemli katkılarda bulunmuş ve Freud’un teorilerinin daha da sistematik hale gelmesine yardımcı olmuştur. Freud'un teorilerine ek olarak, savunma mekanizmalarının belirli durumlarla başa çıkma, stresle mücadele etme ve içsel çatışmalardan kaçma şeklinde şekillendiği anlaşılmaktadır.

Savunma Mekanizmalarının Tanımlanması ve Gelişimi

Sigmund Freud, savunma mekanizmalarını ilk kez 1890'larda psikanaliz teorisinin bir parçası olarak tartışmaya başlamıştır. Freud’a göre, bu mekanizmalar bireyin temel içsel çatışmalarını çözmesine yardımcı olmak için gelişmişti. Freud, bu savunma mekanizmalarını “ego” ve “id” arasındaki dengeyi koruma yolları olarak değerlendirmiştir. Ego, bilinçli ve mantıklı yönü temsil ederken, id bilinç dışı dürtüler ve arzuları içerir. Savunma mekanizmaları, ego'nun id'in isteklerinden ve çevresel tehditlerden korunmasını sağlamak için devreye girer.

Anna Freud, babasının bu teorilerini genişleterek, farklı savunma mekanizmalarının çeşitlerini tanımlamış ve bu mekanizmaların psikolojik sağlığı koruyucu bir işlev gördüğünü belirtmiştir. Savunma mekanizmalarının her biri, bireylerin zorlayıcı duygusal durumlarla başa çıkmalarına yardımcı olacak farklı yollar sunar.

Savunma Mekanizmaları Hangi Durumlarda İşler?

Savunma mekanizmaları, genellikle bireylerin içsel bir çatışma veya dışsal bir tehdit ile karşılaştığı anlarda ortaya çıkar. Bir kişi, duygusal olarak aşırı baskı altında olduğunda, bilinç dışı olarak savunma mekanizmaları devreye girer. Örneğin, bir birey kaygı verici bir durumu kabul edemediğinde ya da travmatik bir olayı hafife almak için “inkâr” mekanizmasını kullanabilir.

Savunma mekanizmalarının işlerlik kazandığı başlıca durumlar şunlardır:

- **Travmatik deneyimler:** Bireyler, geçmişte yaşadıkları travmatik olayları işlemek için savunma mekanizmalarını kullanabilirler.

- **Duygusal rahatsızlıklar:** Stres, kaygı, suçluluk, korku gibi duygular bireyleri savunma mekanizmalarını kullanmaya itebilir.

- **Bilinç dışı çatışmalar:** Kişinin içsel dürtüleri ile toplumsal normlar arasındaki çatışmalar da savunma mekanizmalarını tetikleyebilir.

Savunma Mekanizmalarının Çeşitleri Nelerdir?

Savunma mekanizmaları farklı biçimlerde kendini gösterebilir. Anna Freud, bu mekanizmaların çeşitlerini daha ayrıntılı bir şekilde tanımlamıştır. İşte en yaygın savunma mekanizmalarından bazıları:

1. **İnkâr:** Bir kişi, rahatsız edici bir gerçeği veya durumu reddeder. Bu, sıkça travmatik bir olayla başa çıkmada kullanılır.

2. **Yansıtma (Projection):** Birey, kendi hoşlanmadığı duyguları veya dürtüleri başkalarına atfeder.

3. **Bastırma (Repression):** Kişi, hoşlanmadığı düşünceleri, anıları ve duyguları bilinç dışına iter.

4. **Rasyonalizasyon:** Kişi, bir davranışı ya da olayı mantıklı bir şekilde açıklamaya çalışarak, kendi davranışlarını meşrulaştırır.

5. **Yüceltme (Sublimation):** Kişi, toplumsal olarak kabul edilemeyen bir dürtüsünü, sosyal olarak kabul edilebilir bir aktiviteye dönüştürür.

Savunma Mekanizmaları İle İlgili Eleştiriler ve Yeni Yorumlar

Savunma mekanizmalarının kuramsal temelleri, Sigmund Freud ve Anna Freud'un çalışmalarına dayansa da, psikolojik araştırmalar zaman içinde bu mekanizmaların daha farklı bir biçimde ele alınmasına olanak tanımıştır. Günümüzde, savunma mekanizmalarının bir tür başa çıkma stratejisi olarak değerlendirildiği kabul edilmektedir. Bazı psikologlar, bu mekanizmaların sadece olumsuz duygusal durumlarla başa çıkma yolları olmadığını, aynı zamanda bireylerin duygusal dengesini koruma ve stresle mücadele etme yönünde faydalı işlevler görebileceğini öne sürmektedirler.

Ayrıca, savunma mekanizmalarının her zaman sağlıklı ya da sağlıksız olmadığı görüşü de yaygındır. Bu mekanizmalar, bireylerin stresle başa çıkmasına yardımcı olabilir, ancak uzun vadede aşırı kullanımı, kişisel gelişim önünde bir engel teşkil edebilir. Dolayısıyla, bu mekanizmaların doğru bir şekilde anlaşılması ve gerektiği şekilde yönetilmesi önemlidir.

Sonuç

Savunma mekanizmaları, insan psikolojisinin karmaşıklığını anlamada önemli bir yer tutar. Sigmund Freud'un ve Anna Freud'un çalışmaları sayesinde bu mekanizmalar tanımlanmış ve psikoloji literatürüne kazandırılmıştır. Savunma mekanizmaları, bir yandan bireylerin zorlu durumlarla başa çıkmalarına yardımcı olurken, diğer yandan sürekli kullanıldığında kişisel gelişimi engelleyebilir. Bu nedenle, savunma mekanizmalarının bilinçli bir şekilde fark edilmesi ve yönetilmesi, bireysel sağlığı olumlu yönde etkileyebilir.

Savunma Mekanizmaları Hangi Alanlarda Uygulanır?

Savunma mekanizmaları, yalnızca psikoloji alanında değil, aynı zamanda bireylerin günlük hayatlarında da önemli bir yer tutar. İnsanlar, iş yerinde, aile ilişkilerinde ya da sosyal çevrelerinde stresle başa çıkabilmek için çeşitli savunma mekanizmaları kullanabilirler. Bu mekanizmalar, bireylerin duygusal ve psikolojik zorluklarla başa çıkmasına yardımcı olsa da, zamanla bu davranışların bilinçli bir şekilde yönetilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.